Silahlara Veda romanının yazarı Ernest Hemingway, yazmaya başlamadan önce kalemtıraşla bir düzine kalem açar, öyle yazmaya başlarmış. Her başlangıçta bizim de yapmamız gereken bu değil mi? Başlangıç… Bir sonraki zamanı planlamak ve eylemi tanımlamak; aynı zamanda bir niyeti, gayeyi dışa vurmaktır.
Bir fikir hareketi veya bir örgüt hiçbir zaman sıfır malzeme ile inşa edilemez. Bilge sendikacı, şair, fikir insanı Mehmet Akif İnan ve dava arkadaşlarının temelini attığı sendikamız, Türkiye için, Türkiye’deki emek hareketi için yepyeni bir başlangıçtı.
İlk günkü heyecan, azim ve kurucu felsefeden hiçbir şey kaybetmeden, bu güzel mirası devralan sonraki kadrolar Eğitim-Bir-Sen’i fikirle ve büyük bir adanmışlıkla yoğurdular; mücadele ile ilmek ilme dokudular. İyi bir niyetle yola çıkan ilk öncülerimiz ve halefleri; bir insanı değiştirebilirlerse milyonları değiştirebileceklerine, birleri örgütleyebilirlerse milyonları örgütleyebileceklerine inandılar ve başardılar. İnançla, kararlılıkla çıkılan bu yolda önemli mesafeler kaydettiler. Emek, hak, adalet ve özgürlük fikrini Eğitim-Bir-Sen’de tecessüm ettirdiler. Bu şaheserin muazzam omurgasını oluşturan teşkilatın harcını iyi niyet, salih amel, ihlas, samimiyet, insani değerler ve kurumsal kültürle yoğurdular.
Eğitim-Bir-Sen, statik, statükocu, akim değil; mümbit, üretken ve dinamik bir yapıdır. Çünkü bizim yolculuğumuz her yürekte yeniden yazılan bir hikâye; her karanlıkta yeni bir şafak, her umutta yeni bir türküdür. Dört yılda bir tazelenen, güçlenen, yenilenen teşkilatıyla her dönem yeniden yazılan bir destandır Eğitim-Bir-Sen. Bu nedenledir ki, Eğitim-Bir-Sen, her seçim dönemi yeni umutlar, yeni öyküler ve yeni ufuklar demektir.
Türkiye’nin en büyük sendikasına yakışan bir olgunlukta, dostluk atmosferi içinde 17 bin 850 şube delegeliği için 2 bin 554 sandıkta adaylarımız yarıştı. 222 bin 382 üyemiz oy kullandı. Bu süreçte teşkilatlarımız hem güven tazeledi hem de yenilendi.
İnanç değerlerimize uygun, nezaket ve ahlaki olgunluk içerisinde, bir şölen havasında gerçekleştirdiğimiz olağan genel kurulların akabinde 13. Türkiye Buluşması ve 42. Başkanlar Kurulu toplantısında Şube yönetimlerimiz ve ilçe temsilcilerimizle bir araya geldik. Bu toplantıda, sorumluluk bilincini kuşanmış, ne kadar diri, dinamik bir örgüt olduğumuzu bir kez daha gördük. Yenilenen yönetimlerin sadece birbiriyle buluşup tanışması, konuşması sağlanmamış, ayrıca çok yararlı eğitim programlarıyla teşkilatta bilinç ve biliş tahkimatı yapılmıştır. Bu tablo, gücünü örgütlülüğünden alan sendikamızın kendini yenileme kapasitesini ortaya koyduğu gibi, üyenin sendikasına, sendikanın da üyesine güvendiğini göstermektedir.
Her zaman olduğu gibi, kişisel veya fikri farklılıklarımız ayrışma sebebi değil, görüş ve seçenek zenginliğimiz oldu. Tartışarak, konuşarak, gerektiğinde rekabet ederek birbirimize açı ve açılım kazandırdık.
Bu sendikal işleyiş biçimi, her şeyden önce medeniyet geleneğimizle uyumlu, hür ve şahsiyetli insan davranışının da temelidir. Bu nedenle, özgür iradeyi kısıtlayıcı tutumlarla bu zemine hasar verecek, insanların öz güvenini yok eden kişi ve kurumların her zaman karşısında olduk. İnsanlığın birikimi bize göstermiştir ki, baskı ve zor kullanarak var olmaya çalışan yapılar sağlıksız; özgür tartışma ve arayışlara imkân veren yapılar ise sağlam olmuştur.
Biz, ortak aklın ürünü olan, istişareyle alınan kararların neticesine saygı duyulmasını emreden bir gelenekten geliyoruz. Kurumsal kimliğin ve işleyişin gereği ve ilk şartı da budur. Bu ilkeler doğrultusunda yapılan seçimlerimiz, kardeşlik hukuku içinde olgunluğumuzu ve gücümüzü artırmış, artırmaktadır. Özünde, kaybedeni olmayan bu yarış, sorumluluk bilincimizi artırdı, kurumsal kültürümüzü geliştirdi. Dört aylık rekabet süreci bitti, dört yıllık refakat dönemi başladı.
Şimdi, yeni eserler bırakmak için kalemlerimizi yeniden açarak, yeni ufuklardan yeni umutlara yol alma zamanı.
‘İnsanı ilgilendiren her şey bizi ilgilendirir’ şiarıyla, hep birlikte, kamu görevlilerinin haklarını geliştirmeye, sorunlarını çözmeye, kazanım elde etmeye, üretmeye, adalet için emek harcamaya, özgürlük için ter akıtmaya, insan haklarını ihlal eden herkesin karşısında; mazlumların, masumların, mağdurların yanında olmaya devam edeceğiz.
Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal davası
Emek varsa başarı vardır
Mutfak yangın yeri
Sağımızdaki yalanın gerçeği örtme çabası
Bir vakıf insanı, sendikacı Mithat Sevin
Eğitim çalışanlarının güçlü sesi, genel yetkinin değişmeyen adresiyiz
Sendikacılığın hokkabazları
Umudu yeryüzüne aşılamak için daha fazla gayret
Kitabın, davanın, vefanın hakkını veren adam: Erol Battal
Ne rakipsiniz ne de refik
Devlet yalan söylemez!
Destanımıza yeni bir sayfa daha ekledik
Popüler kültürün kutsallarına kurban verilecek hayatlarımız yok
Uluslararası sempozyumumuzun ardından
Sabır, dayanışma, direniş, kararlılık, alın teri...
İlimle yönetemeyen, zulümle yönetir
İyilik örgütlü gücümüzle kazanacak
Gelecek sizinle daha iyi olacak
Truva atı ya da beşinci kol faaliyetleri
Bir halk destanı: 15 Temmuz
Gelecek günler daha güzel olacak
Türkiye Buluşmamızda yapay sınırları aştık
Öze yeni bir yolculuk zamanı
Seçimimiz Kumpasları Bozmalı
Kararlı mücadeleyle güçlü Kazanımlar
Yüreğe Düşen Loğ Taşı
İLKSAN'da Zorunlu Üyelik Dayatmasına Nokta Koyduk
Destanlarımıza destan ekleyen lider kadrolara selam olsun
Yeniden Bismillah
Adım Adım Yükseköğretim Tazminatı Mücadelemiz
MEB'in 'I am Sorry' Deme Lüksü Yok
Y.U. Sendikacılığı
Yönetmelik Durdurulduğunda Atanmışlar Yürür mü?
Özgür Üniversite ve Örgütlenme
Kariyer Basamakları Bariyer Basamaklarına Döndü
Özür Durumuna Bağlı Yer Değişikliği ve Yargı Kararları
MEB Hatasından Dönmelidir
MEB Mevsimsel Norm Güncellemesinden Vazgeçmelidir
Nerden Baksan Haksızlık Nerden Baksan Tutarsızlık!
MEB’e Acil Reçete
Üniversitelerde Özgürlük ve Özlük için Örgütlenme
Tahriklere Gelmeden Kararlı ve Sabırlı Olacağız
Yeni Bakan Avcı’nın Eğitimde Önceliği Ne Olmalı?
Öğretmenler; Ömer’in, Merhamet ve Adaletini Bekliyor
Resen Atamalarda da 40 Bin Defa Düşünüldü mü?
Yeni Yılda da İnşa Sürecinin Öncüsü Olacağız
Sorun Yaşayanda mı Yaşatanda mı?
Yeni Bir Medeniyetin İnşası ve Öğretmenin Değeri
Bu Kez Yanılmak İstiyoruz!
Toplu Sözleşme Süreci ve Üç Cephede Mücadele Etmek
Hükümet ‘Yunanistan’a Döneriz’ Edebiyatından Vazgeçmelidir
Kesintili Eğitim ve Manipülatif Yaklaşımlar
Anadolu Liselerine Öğretmen Seçimi Sınavına Girilmeli Mi?
Yolun Açık Olsun Yusuf Ziya Özcan Hoca
Ek Ödemede Eğitimcilerin Muadili Kim?
Köklü Değişim İçin Yeni KHK’lara İhtiyaç Var
Değişen Paradigma ve Hak Arama Kültürü
Son Toplu Görüşme’de Konfederasyonumuzun Kazanımları!
Usuls
Garip Bir Dava ve Sonrası…
Danıştay ve İsviçre’de Minareyi Yasaklayan Zihniyet!
18 Kasım Çarşamba Günü Meydanlardayız!
Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçimi
Öğretmenlerin Beklediği Yönetmelik
Hedefe Emin Adımlarla!
Bu Yanlış Uygulamayla Nereye Kadar!
Öğretmenim! Bu Bir İLKSAN Hikayesidir
Kadro Sözü Üzerinden Bir Yıl Geçti
Sürekli Değişen Kurallar Hukuki Güvenceyi Zedeliyor
Soru çözen öğrenciden sorun çözen insana
O, önde gidenlerin öncülerindendi
Fedakârlıklarımızın ham maddesi ideallerimizdir
Gelecek güzel günler bizim gayretlerimizle şekillenecek
İstiklâl ve istikbâl mücadelemiz
Bir halk destanı: 15 Temmuz
Müzakere kültürü
Çanakkale-Gazze Hattında İnsan-ı Kâmili Aramak
Bizimle canlanacak nice umutlara doğru
Örgütlü olmanın bereketiyle birleştik, birleştikçe büyüdük ve güçlendik
Psikopatik zevzeklerin kuru gürültüsü
Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal davası
FİLİSTİN DİRENİŞİ, MÜSLÜMANLARIN GELECEĞİ VE EMPERYALİZMİN ÇÖKÜŞÜ