Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, insanların eserleriyle yüzyılların ötesine eriştiğini ve bir insan ömrünün ulaşamayacağı zamanlara eserleriyle ulaştıklarını belirterek, “Bunlardan biri de Mehmet Akif İnan’dır. Akif İnan, çağında bir şey yaptı: Zamanın ona yüklediği sorumluluğun farkında olarak altmış yıllık ömründe, kalemiyle, kelamıyla, var gücüyle bir mücadelenin içerisinde oldu. Şiir yazdı, makaleler neşretti, dergiler çıkardı, yayıncılık yaptı, öğretmenlik yaptı, sendikacılık yaptı. Bütün bu uğraşılarla hep aynı istikamete doğru, hep aynı hedefe ulaşmak için yürüdü. Hak yolunda, hayrı inşa, şerri imha gayretiyle hareket etti. Sendikal mücadeleye soyundu; iyiye, güzele, doğruya yönelmiş insanları bir araya getirdi, birlikten neşet eden güçle hak ve hukuk mücadelesini ateşledi, Türkiye’nin aydınlık yarınlarının sivil sigortası bir örgütlenmeyi ortaya çıkardı” dedi.
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Kurucu Genel Başkanı Mehmet Akif İnan, vefatının 17. yıl dönümünde memleketi Şanlıurfa’da anıldı. İlk olarak mezarının başında bir anma programı yapıldı. Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen Genel Yönetim Kurulu, Şube başkanları, Akif İnan’ın kardeşleri, akrabaları ve dostlarının katıldığı programda, Kur’an-ı Kerim okundu, dualar edildi. Ardından, Urfa City AVM Mehmet Akif İnan Toplantı Salonu’nda “Bilge Sendikacı Mehmet Akif İnan” paneli düzenlendi.
Panelin açılışında konuşan Genel Başkan Ali Yalçın, teorisini pratiğe yansıttığı, fikri mücadelesini alanlara taşıdığı Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen’in, Mehmet Akif İnan’ın en büyük eseri olduğunu ifade ederek, Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen aynı zamanda İnan’ın bütün mücadelesinin mirasçısı, eserlerinin birleşim noktası olduğunu söyledi.
Onun şairliğinin, yazarlığının, öğretmenliğinin, hatipliğinin, bir aydın oluşunun sendika genel başkanlığı kimliğiyle bir bütün olarak tecessüm ettiğini kaydeden Yalçın, “Akif İnan’ın kurduğu ve ilk hareketi vermek için kendi enerjisini kattığı Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen, ‘Bütün giysileri yırtsak yeridir, yeter bize vefa elbiseleri’ diyen kurucusuna olan vefa borcunu asla unutmamış, hem bünyesine kattığı yüz binleri Akif İnan’ın eserleriyle beslemeye gayret etmiş hem de eserlerini çoğaltarak milyonlarca insana ulaşmasını sağlamıştır” şeklinde konuştu.
O’nda bir bilgenin sendikal davranışları izlenmektedir
Yalçın, iyi yetişmiş, eser vermiş, sözü dinlenir, düşüncesi itibara alınır, fikir inşa sadedinde oturmuş bir duruşu olan Mehmet Akif İnan’ın, bu yönüyle farklı bir sendikacı profili çizdiğini ve sendikal mücadelesi incelendiğinde bir bilgenin sendikal davranışlarının izlendiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir duygu ve düşünce adamı olarak şiir ve yazılarıyla ortaya koyduğu duruşu, bir hatip olarak kitleleri etkilemek ve yönlendirmek, bir sendika lideri olarak kurumsal bir bünye halinde inşa, sevk ve idare etmek suretiyle başka bir boyuta taşıyan; aksiyona ilişkin teorisini, düşüncelerini, hareket planında pratiğe dökmüş olandır Mehmet Akif İnan. Alanının teorisini anlatan bir edebiyat öğretmeni değil, kendi edebi anlayışı çerçevesinde şiir ve nesir olmak üzere eser vermiş üretken, aynı zamanda medeniyet değerleri bağlamında mesleğinin öneminin farkında olarak mesleğinin?çilesini çekmiş bir edebiyat öğretmenidir Akif İnan.? Bir medeniyet kaygısı içerisinde bulunan, millî duruş sahibi kamu görevlileri, 1990 yılından itibaren sendikal alandaki temsili yerine getirmek üzere arayış içerisine girmişler ve istişareler sonucu, hareketin liderliğini yapacak kişi üzerinde yoğunlaşarak ilkeli, idealist, birleştirici?vizyona ve karizmaya sahip, kucaklayıcı, sürükleyici bir liderliği şahsında toplamış olan,?Ankara Fen Lisesi Edebiyat Öğretmeni Mehmet Akif İnan’da karar kılmışlardır. Akif İnan’ın kurduğu Eğitim-Bir-Sen bugün 400 bini aşkın üyesiyle Türkiye’nin en büyük sendikası, 1 milyona yaklaşan üyesiyle Memur-Sen de Türkiye’nin en büyük konfederasyonudur. Akif İnan, sivil alandaki nitelikli bir yapının önemini idrak etmiş ve çalışmalarını böyle bir yapının inşasına teksif etmişti.”
Mehmet Akif İnan Vakfı’nı kurduk
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen’in bugün sivil toplum yapılanmasına dönüşerek Türkiye’de demokrasinin, insan haklarının, emeğin en büyük savunucusu olduğunu, bunun yanında dünyadaki mazlumların en büyük sığınağı haline geldiğini, sadece Türkiye’de emek ve özgürlük mücadelesinin öncüsü olmakla kalmadığını, Filistin, Suriye, Mısır, Irak, Doğu Türkistan, Arakan, Bangladeş gibi İslam coğrafyasındaki ülkelerde, nerede bir Müslüman’ın ayağına bir diken batmışsa onun acısını yüreğinde hisseden, ilgi ve duyarlılığını bütün dünyaya teşmil eden bir örgüt hüviyetini taşıdığını vurgulayarak, “Bizler, Memur-Sen’in Mehmet Akif İnan’dan sonraki emanetçileri olarak, onun eserlerini büyütmenin, kamuoyuna ulaştırmanın, fikir ve düşüncelerine vakıf olanları artırmanın derdinde olduk. Memur-Sen’e, bağlı sendikalarımıza Mehmet Akif İnan’ın bize bıraktığı eserler ve emanetler olarak baktık. Bu vefat yıldönümünde de onun eserlerini farklı bir çerçeve ile insanımızla buluşturuyoruz. Fakat farklı bir şey daha yaptık bu kez, Mehmet Akif İnan’ın eserlerini sürdürülebilir kılmak için yeni bir eser ortaya koyduk: Mehmet Akif İnan Vakfı. Şiiriyle, düşüncesiyle, aksiyonerliği ile kendisini bize, davasına, inancına vakfeden Mehmet Akif İnan’ın birikimini, bu vakıf aracılığı ile kalıcı ve kurumsal bir değer olarak da yaşatmanın ve gelecek nesillere aktarmanın bir çabası olarak Mehmet Akif İnan Vakfı’nı kurduk. Vakfımız, Türkiye’nin eğitiminden bilimine, kamu hizmetlerinden sendikal çabalara, araştırma geliştirme faaliyetlerinden yurt dışı ilişkilere, basın yayın alanından bilimsel çalışmalara kadar çok geniş bir alanda çalışmalara destek olacak, bu alanlardaki kaliteli çalışmaları yüreklendirecek, hatta ödüllendirecek bir düzlemde faaliyet yürütmeyi hedeflemektedir. Mehmet Akif İnan Vakfı ile Türkiye’nin kendini bulmasına yardımcı olacağız. Çocuklarımızın bizim davamızın misyonu ile yetişeceği, Mehmet Akif İnan’ın nasihatleri ile tanışacağı, birikimini yükleneceği bir atmosferin Türkiye sathında, hatta sınırlarımızı da aşacak bir tarzda oluşturulması azminde olacağız. Neslimizin inşasında her zaman özel bir yeri olan Mehmet Akif İnan’ın duruşu ve söylemi böylece yeni nesillerin inşasında daha yaygın, daha güçlü bir şekilde etkili olacaktır” ifadelerini kullandı.
İsmi caddelerde, hastanelerde, okullarda ve mahallelerde yaşatılmaktadır
Mehmet Akif İnan’ın en büyük eseri olan Eğitim-Bir-Sen başta olmak üzere, bağlı sendikalarıyla Memur-Sen ailesinin Akif İnan’ın adının ve eserlerinin yaşatıcısı olduğunu belirten Ali Yalçın, “Bu aile, Mehmet Akif İnan’ın ideallerinde yaşattığı Yeniden Büyük Türkiye’nin inşası doğrultusunda nitelikli bir eğitim, nitelikli bir toplum anlayışıyla çalışmalarına devam ederken, Akif İnan’ın şair, yazar, düşünce adamı kimliğiyle bıraktığı eserlerini kültür camiasının hizmetine sunmak için çalışmalar gerçekleştirmiş, kitaplarını kültür dünyamıza kazandırmıştır. Yaklaşık 28 yıl edebiyat öğretmeni olarak görev yapan Akif İnan’ın adı bugün Anadolu’nun birçok yerinde; 26 ilk ve orta dereceli okula, Şanlıurfa’da eğitim ve araştırma hastanesine, Kahramanmaraş’ta bir mahalleye, çeşitli illerde caddelere, bilgi evi ve kütüphanelere verilmiş bulunuyor” diye konuştu.
‘Yeter bize vefa elbiseleri’
“Bütün giysileri yırtsak yeridir, yeter bize vefa elbiseleri” diyen Mehmet Akif İnan’ın milletin reflekslerine sahip olmasının, milletin refleksleri doğrultusunda öne düşüp örgüt kurarak milletin duyarlılıklarının kavgacısı olmasının millet nezdindeki karşılığının da ‘vefa’ olduğunu ortaya koyduğunu söyleyen Yalçın, “Bu yıl, Eğitim-Bir-Sen’in kuruluşunun 25. yılıdır. Eğitim-Bir-Sen, çeyrek yüzyıldır emek veren on binlerce gönüldaşının emekleriyle bugünlere ulaşmıştır. Bu bakımdan bu yıl vefayı her zamankinden daha fazla kuşanmak üzere ‘’Vefa’ temalı çeşitli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. ‘Vefa’ temalı bir kısa film yarışması düzenlemiş bulunuyoruz. 14 Şubat 2017 tarihinde kuruluşundan bugüne Eğitim-Bir-Sen’e emek veren herkesin katılacağı büyük bir vefa buluşması gerçekleştireceğiz. Bu yıl, Mehmet Akif İnan’ın kendi sesinden şiirlerinin yer aldığı, Taner Yüncüoğlu’nun Akif İnan şiirlerinden beste ve düetleriyle 3 CD halinde bir vefa albümü hazırladık. Mehmet Akif İnan’ın asıl büyük eserlerini ortaya koyduğu alana ilişkin profilini ortaya koymak üzere ‘Sendikacı Mehmet Akif İnan” üzerine bir çalışma gerçekleştirdik. Mehmet Akif İnan’la birlikte sendikacılık yapmış ve onun sendikacılığını bilen dostlarının, arkadaşlarının Sendikacı Mehmet Akif İnan’ı anlattığı iki ciltlik ‘Bilge Sendikacı Mehmet Akif İnan’ kitabını yayınladık. 1 milyona ulaşan Memur-Sen üyelerinin Akif İnan’ın sendikal reflekslerini tanımalarını, binlerce teşkilat yöneticimizin de sendikacılıklarının sağlamasını Mehmet Akif İnan’ın sendikacılığıyla yapmalarını istedik” dedi.
Coşkun: Eserlerini yaşatmaya devam edeceğiz
Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa 1 No’lu Şube Başkanı ve Memur-Sen İl Temsilcisi İbrahim Coşkun, Mehmet Akif İnan’ı anma programını tertip etmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek, Akif İnan’ın eserlerini yaşadıkları sürece korumaya ve yaşatmaya çalışacaklarını kaydetti.
Ahmet İnan: Tam bir ağabeydi
Mehmet Akif İnan’ın kardeşi Ahmet İnan ise, Akif İnan’ın tam bir ağabey olduğunu, kendisinden büyük olan dostlarının ve arkadaşlarının ona ‘ağabey’ diye hitap ettiğini söyledi. Akif İnan’ın birçok kitap yazdığına dikkat çeken Ahmet İnan, en büyük eserinin, mazlum ve mağdurların sesi olan Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen olduğunu ifade etti.
Bilge Sendikacı Mehmet Akif İnan paneli
Açılış konuşmalarının ardından, “Bilge Sendikacı Mehmet Akif İnan” paneline geçildi. Moderatörlüğünü Hıdır Yıldırım’ın yaptığı panelde, Eğitim-Bir-Sen Kurucu Yönetim Kurulu üyeleri Ahmet Temizkök ve Ali Parıldar, Akif İnan’la ilgili görüşlerini dile getirdiler.
1 No’lu Şube’nin yeni hizmet bürosunun açılışı yapıldı
Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa 1 No’lu Şube’nin yeni hizmet bürosunun açılışı, Genel Başkan Ali Yalçın, Genel Başkan yardımcıları ve Şube başkanlarının katılımıyla yapıldı.
Daha güzel hizmetlerin yapılmasına vesile olması temennisiyle kurdeleyi kesen Ali Yalçın, Mehmet Akif İnan’ın ‘ara sokaklardan alanlara çıkmalıyız’ sözüne atıfta bulunarak, “Milletin iradesine saldırı olduğunda, darbe girişimleri yapıldığında ilk önce alanlara çıkan bir teşkilatız. Temsil ettiğimiz eğitim çalışanları, kamu görevlileri adına özlük ve özgürlük mücadelemizi vermeye devam ederken, başta İslam coğrafyası olmak üzere, dünyanın herhangi bir yöresinde, bölgesinde yaşanan zulümlere, kıyımlara, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da sessiz kalmayacak, tepkimizi en sert şekilde ortaya koymayı sürdüreceğiz” diye konuştu.
Birçok şubenin kendisine ait hizmet binalarına kavuştuğunu belirten Yalçın, mekânların, daha iyi hizmet üretmek için gerekli olduğunun altını çizdi.