Denizli 1 Şubesi
420 | | | 09-06-2015
Sendikacılığımızın İki Kapısı var: İnsanımızın refahı İnsanlığın felahı
Şükrü KOLUKISA

İnsani değerlerin yükseltilmesi, temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi, üreterek büyümenin gerçekleşmesi, adil paylaşımın yerleşmesi, ekonomik kalkınmanın istikrar bulması, çok kültürlülük içinde millî birleşim için nitelikli sendikal faaliyetlere büyük ihtiyaç vardır. Bu açıdan ele alındığında, sendikacılığın eylem ve söylem gücü çalışanlar ve toplum adına hayati önem arz etmektedir. Sendikaların toplumsal baskı gücüne yaslanarak, eleştiriyle inşa etme tarzı, söylemle doğru yola istikamet verme yetisi, eylemle haklara hayatiyet kazandırma alışkanlığı kamu için büyük bir kazanç, toplum için de sivil bir sigortadır.

 

Eğitim-Bir-Sen olarak, 23 yıldır hizmet üreterek büyüme anlayışıyla tüm eğitim çalışanlarını kuşatacak genişlikte, ülkenin en ücra köşesine bile ulaşacak bir ölçekte ilkeli, tutarlı değerler sendikacılığı yapmaktayız.

 

 

Eğitim çalışanlarının tercihine ve teveccühüne mazhar olarak onların irade tevdiiyle gerçekleşen hizmet kolunda genel yetkili sendika olmayı bir hamaset ve atalet konusu değil, tam tersi, emanet bilip bu emanetin yüklediği sorumlulukla sendikacılığın ideallerini ülkenin gerçekleriyle harmanlayarak en büyük sendika olmanın hakkını vermeye gayret etmekteyiz.

 

 

Sendikal mücadeleyi, çalışanların özlük haklarını ve özgürlüklerini savunmanın, sosyal ve mali kazanımlarını geliştirmenin yanı sıra; eğitimi, insanı arifleştirmenin; müfredatı, ülkeyi maarifleştirmenin; şehri, sokak sokak medenileştirmenin, dünyayı kardeşleştirmenin bir aracı olarak da görmekteyiz. Bu tarzımızla, yetkili sendika olmanın da ötesine geçerek toplum adına etkili, hacimsel olarak vasi, kazanımları bakımından dâhi, kurumsal bilinç bakımından en diri, eğitim çalışanlarının hamisi, insanımızın zor zamanlardaki limanı haline gelmemiz kamusal bir gerçektir.

 

Bu özveri ve ilkelerle; değerlerimiz yörüngesinde verdiğimiz mücadelede hedefimiz, etkiyle yetkinleşmek, kazanımla büyümek, akademik birikimle derinleşmek, kültürel faaliyetlerle ülkeyi sarmak; sendikacılığı en, boy ve derinlik olarak gerçek ebatlarına ulaştırmaktır. İlkeli davranışların, zarif cesaretlerin, haklı mücadelelerin, akıl dolu müzakerelerin sendikası olma sıfatıyla hizmet üretimini devam ettirmek bizi yetkiye taşıyan ve yetkimizi kalıcı kılan en büyük mihenktir.

 

 

Kuruluşumuzu demleyen Anadoluluk birikimi, insanımızın manevi iklimini yansıtan insiyaki refleksleri, darbe dönemlerinde ödenmiş bedellerin kazandırdığı tecrübe, üretilen emeğin kamusal hayatı kuşatan enginliği, geçmişin gölgesinde gelişen öngörüsü ve kültürel miras devinimiyle yetişecek genç nesillerin omuzlayacağı bilinç sendikal müktesebatımızı geleceğe taşıyacak ve özlenen toplumsal inşirah da sendikamızın taşıyıcı ana sütun sıfatıyla gerçekleşecektir inşallah.

 

Bu davaya emek, ömür ve gönül veren şube yönetimlerimizin, ilçe yöneticilerimizin, işyeri temsilcilerimizin nefeslenmek bilmeyen gayretleriyle ulaştığımız kurumsal ihtişamımızla bugün Türkiye’nin en büyük sendikası olmanın verdiği haklı gururla ve bu sıfatın omuzlarımıza yüklediği sorumluluk bilinciyle, ülkemizin yeniden büyük güç olma yolundaki şaşmaz hedefinin sendikamız olmaksızın yürünecek bir yol olmadığı artık tarihi bir gerçektir.

 

 

Eğitim çalışanlarının haklarının geliştirilmesi, emeğin değerinin artması, ekmeğin kavgaya değil, kardeşliğe zemin teşkil etmesi için; Türkiyelilik bilinciyle tüm ülkeyi kuşatarak, üreterek ve büyüterek mutlu ve müreffeh yarınlara götürecek olan çalışma ve çabalar, samimiyet iksirimiz ve aidiyet bilincimiz üzerinde yükselmeye devam edecektir. 

 

Tüm Yazılar
1 Soru çözen öğrenciden sorun çözen insana
2 Hızlı ve organize kötülük, müzmin ve örgütlü iyilik
3 Tarihe hamasetle değil verasetle talip olmak
4 Sendikacılığımızın İki Kapısı var: İnsanımızın refahı İnsanlığın felahı
5 Türkiye'de Eğitim ve Vesayet
6 Sol Sendikaların Özgürlükle İmtihanı
7 Eğitim Savaş Konusu Olursa, Harcanan Cephane İnsan Olur.
8 Fantastik Proje Fatih, Neyi Fethedecek?
9 Sendikaların Toplu Sözleşme Antagonizması