YENİ YILA İL DİVAN TOPLANTISIYLA BAŞLADIK
YENİ YILA İL DİVAN TOPLANTISIYLA BAŞLADIK
OMUZLAR UHUVVETLE ÇATILDI
Eğitimciler Birliği Sendikası Denizli 1 Nolu şubesinin her yıl geleneksel olarak 1 Ocak’ ta düzenlediği Genişletilmiş İl Divan Toplantısı bu yılda 1 Ocak 2015 Perşembe günü Denizli Anadolu İmam Hatip Lisesinde gerçekleştirildi.
İl Divan Toplantısına Eğitimciler Birliği Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Murat BİLGİN, Memur-Sen Denizli İl Başkanı Osman TAVŞAN, Aydın Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı İsmail Yiğit, Burdur Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Murat BULUT, Muğla Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Önder UÇAK, İHH Yetimhaneler Koordinatörü Reşat BAŞER, İş Kur İl Müdür Yardımcısı Ahmet SERT, İHH Denizli Temsilcisi Mehmet Ali ÖNER, , İlçe Yönetimleri, İş Yeri Temsilcileri, Okul Müdür ve Müdür Yardımcıları ile yaklaşık beş yüz üye katıldı.
Denizli Şube Başkanı Şükrü KOLUKISA, Derdinin keyfiyetini şiirle Anadolu ruhuna işleyen, toplumsal sancıları yazılarıyla damıtıp bize miras bırakan, İnsan olmanın hakkını mertliği ve cömertliğiyle fazlasıyla veren, arkadaşları arasında “Ağa” diye bilinen, mesleğinin hakkını da bugün Türkiye’nin en büyük mesleki örgütlenmesini, halkın en sağduyulu sesini sendikamızı kurarak “sosyal deha” sıfatını çoktan hak eden Kurucu Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan’ın mezarından yayılan destanın numuneleri, kalem ve kelam sahibi, gönül dostu kardeşlerim, hepinizi Rabbimizin; rahmetiyle rüzgârlar estirip müminlere bereket yağdıran, merhametiyle kırık yürekleri onaran, sevgisiyle zerreden kürreye tüm mevcudatı kuşatan selamıyla selamlıyorum, diyerek hazırunu selamladı.
Kolukısa, “Mülakat sürecinde sendikamızın önceki süreçlerde çok etkin olmasından rahatsız olan bazı çevrelerin kendilerini ispatlama gayretleri neticesinde bazı arkadaşlarımız haksızlığa uğradı, Nicelikli çoğunluğu sendika üyelerimize verenlerin nitelikli çoğunluğu da milletin manevi iklimiyle sorunlu, küfretmeyi hak aramanın tek yolu sananlara vererek kamuoyu vicdanında tartışılır hale geldiklerini” söyledi. “Müdür yardımcılığı görevlendirmelerinde de; Tüm üyelerine, medeniyet değerlerimizle barışık, pedagojik yönü güçlü, ideolojik körlükten uzak, eğitim ortamlarındaki barışa katkı yapacak tüm arkadaşlarımızla çalışabilirsiniz. Bu minvalde yaptığınız tüm tercihler sendikamızca muteberdir dedik. Yanlış çalışma arkadaşı seçilmemesi konusunda dikkatli davranmaya davet ettik. Tüm arkadaşlarımıza bu süreçte hep destek verdik. Görünen o ki; müdür yardımcılığı görevlendirmesi adı altında yapılan ilçeden ile öğretmen atama takvimini bitirildi. Şimdi bu arkadaşlar tayin fırsatı olarak gördükleri müdür yardımcılığı görevini muhtemelen bırakıp asli görevlerine öğretmenliğe kısa bir süre sonra dönecekler; netice itibariyle ilde norm fazlası öğretmen sayısı şişmiş, ilçede öğretmen açığı çoğalmış olacak. Yapılan işin vahameti ancak o zaman daha iyi anlaşılacak.”dedi.
Kılık kıyafet eylemi konusunda “Genel Merkez Yöneticilerimizin aldığı karar doğrultusunda sivil kıyafet eylemimiz sabır ve kararlılıkla devam etmektedir. Biz mesleki bir örgütlenme, sivil bir inisiyatif olarak hak gördüğümüz her şeyi ahlak ve hukuk kuralları çerçevesinde hak olarak talep etme salahiyetine sahibiz. Hiç kimse bizim hangi eylemi nasıl yapacağımıza karar veremez. Bizim isteğimiz ve irademiz sosyal meşruiyetimize zarar vermeyecek şekilde devam edecektir. Eylem denilen fiiliyatın içinde bazı risklerin ve kayıplarında olabileceği bunları göze almayan şeyin adının eylem olmayacağı da bilinmelidir. Hiç kimsenin de öğretmenlik mesleğine uygun olmayan kendi özensiz ve düzensiz kılık-kıyafetini Eğitim-Bir-Sen’in sivil kıyafet eylemine dahil etme hakkı yoktur. ” dedi.
Genel Başkan Yardımcısı Murat BİLGİN konuşmasında; Yeryüzünün Öğretmeni olmadan gökyüzünün öğrencisi olunmaz, biz bugün bu noktaya geldiysek ve 310 bin üyemiz varsa, 92 yıldan bu yana herkesin katkısı vardır. Bu uğurda şehit olan herkesi rahmetle ve minnetle anıyorum. Bizler bu noktaya fikrimizle geldik. Her zafer fikir zaferidir. Her yenilgi de fikir yenilgisidir.
‘Söylesem faydası yok sussam gönlüm razı olmaz’ diyor şair, İslam dünyası bu gün kan deryasında boğuluyor ve kimse ses çıkarmıyor. Dünyada Müslümanların Türkiye si var, bizim kimimiz var. İranlı, Suriyeli, Iraklı Türkiye ye geliyor biz nereye gideceğiz. Eğer biz sahip çıkmazsak Mehmet Akifler bizim boğazımızı sıkmaz mı?
28 Şubat zihniyetiyle bizim bir arada olmamız mümkün değildir. O zihniyeti affetmemiz mümkün değildir. Kimseye kimsenin hakkını yedirtmeyiz.
Okul yöneticileri üzerinden kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan olumsuz algıya değinen Bilgin, “Eğitim kurumlarında 70 yıldır okullarda siz ve sizin gibi düşünenler yöneticilik yaparken her şey çok iyiydi de, değişen kadroların icraatını değil de değişmelerini esas alıp bunun üzerinden ahlak tartışması açmanız ne kadar ahlakidir. Şimdiye kadar eğitimin ve eğitim çalışanlarının hiçbir sorununa çözüm bulamamışken, hangi yüzle çalışanlarına karşısına çıkıyorsunuz. Yöneticilerin isim ve kimlikleri üzerinden beceriksizliğinizi perdelemeye kalkışmanız samimiyetsizliğinizin, aslında eğitim çalışanlarını hiç ama hiç düşünmediğinizin en açık göstergesidir” dedi.
Eğitimcilerimizi ekonomik olarak en üst seviyeye çıkarmalıyız. Öğretmenlerimizin ayda 5000 TL para kazanacağı günleri en kısa zamanda görmeliyiz. İngiltere de öğretmenlerin bir bütçesi varken biz de neden olmasın. Öğretmenlerin doktorda mühendisten ne farkı var? Öğretmenlerde orta sınıf bir esnaf kadar kazanmalıdır. Destek kursu ücretleri taleplerimiz doğrultusunda yüzde 100 artırılmıştır. Ek ders birim ücretinin de yüzde 100 artırılması gerekmektedir.
4/C’lilerin yılan hikâyesine dönen kadrolarının bir an evvel verilmesini, nöbet ücretleri konusunda acil adım atılmasını, memur, teknisyen ve şeflerin çözüm bekleyen özlük ile ilgili sorunlarının giderilmesini talep eden Bilgin, “Maalesef Milli Eğitim Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı’nın çok kolay çözüme kavuşturulabilecek konuları içinden çıkılmaz hale getirmek gibi bir huyu var. Artık bu huyunuzdan vazgeçin. Önümüzdeki süreçte ‘can çıkar huy çıkmaz’ atasözünü tersine çevireceğiz. Can çıkmayacak ama huy çıkacak diyorum” ifadelerini kullandı.
Dünyanın hemen hemen her yerinde karma eğitim ile ilgili sorun yaşanmazken bizde karma eğitimle ilgili sorun yaşanmaktadır. Kız liselerine erkek öğrenciler yerleştirilmiştir. Bu sorunun da biran önce çözülmesi yönünde gerekli adımlar atılmalıdır. Eğitim-Bir-Sen karma eğitime değil, karma eğitim dayatmasına karşıdır.
19. Eğitim Şurasına Eğitim-Bir-Sen teklif, öneri ve gündeme getirdiği konu başlıklarıyla damga vurmuştur. Burada gündeme taşıdığımız ve halen tartışılan Osmanlıca konusu bizim için sadece bir ders meselesi değil, bu milletin unutulan hikâyesinin yeniden hatırlanması, bir öze dönüş hareketinin adıdır.
Konuşmasında, ‘Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var’ projesine de değinen Murat Bilgin, sözlerini şöyle tamamladı: “Toplumsal ve fikri sorumluluklarımızı unutmamalıyız. İslam coğrafyasında bugün Müslümanlar soğuk sokakların yüzüne bakıyor. Bu konuda hiçbir şey yapamıyorsak, Allah için, bundan sonra İslam ümmetinin yetimlerine, en azından birine sahip çıkın. İHH ile birlikte yürüttüğümüz ‘Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var’ projesine destek ve güç verin. Çünkü biz ‘kaç mazlum varsa, hepsi ben; kaç yetim varsa, hepsi ben’ diyen Anadolu’nun ak sütüyle mayalanan bir kadroyuz.”
İHH Yetimhaneler Koordinatörü Reşat BAŞER; Eğitim-Bir-Sen, Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve İHH Yardım Kuruluşunun paydaş olduğu ‘Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi’ var projesi hakkında sunum yaparak gelen üyeleri bilgilendirdi.
Memur-Sen Denizli İl Başkanı Osman TAVŞAN, Aydın Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı İsmail Yiğit, Burdur Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Murat BULUT, Muğla Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Önder UÇAK ve İHH Denizli Temsilcisi Mehmet Ali ÖNER selamlama konuşması yaptılar.
