Bir el de biz olalım

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Yetimler bizlere, Allah Resulünün emanetidir. Yetimin yüzünü güldüremeyen bir ümmetin yüzü gülmez. Yetim peygamberin yetimlerine sahip çıkalım, gelin bir el de biz olalım. Fert fert insanlarımızı uyandırma vazifesini hep birlikte üstlenelim” dedi.

Çorum Hitit Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Yetim Projesi’ konulu konferansta konuşan Ali Yalçın, “1992’de Bosna-Hersek’te başlayan yetim duyarlılığımız yüz binlere ulaştı. Yeter mi?  Yetmez! Tek bir yetim bile çaresiz, yalnız kalmışsa bunun vebali tüm Müslümanların boynunadır. Mevlâna’ya ‘Hocam Konya’da birisi intihar etti’ demişler. Cevap ibretlik. ‘Konya’da hiç mi Müslüman yoktu ki adam intihar etmiş.’ İşte yetim duyarlığımız budur. Çeyrek asırdır, iki güzide kuruluş olarak İHH ve Memur Sen, soylu bir dayanışma içindeyiz” ifadelerini kullandı.

Her gün onlarca çocuk ölüyor

“Her sınıfın bir yetimi, her öğrencinin bir yetim kardeşi, her ailenin bir muhaciri var” düşüncesiyle yola çıktıklarını belirten Yalçın, “Yetim peygamberin yetimlerine sahip çıkalım. Yetimler, Allah’ın Resulünün emanetidir. Yetimlere yardım, aslında kendimize yardım etmektir. Dünyada her gün 10 bin çocuk yetim kalıyor. Her yıl 2,5 milyon çocuk kaçırılıyor. Her yıl 22 bin çocuk açlık nedeniyle hayatını kaybediyor. Irak’ta 5 milyon, Afganistan’da 3 milyonun üzerinde yetim var. Bosna-Hersekli ve Çeçenyalı yetimlerin akıbeti hâlâ bilinmiyor. Arakanlı yetimlere hâlâ elimizi uzatamıyoruz. Suriye gözümüzün önünde. Her gün onlarca çocuk ölüyor, onlarcası yetim kalıyor. Dünyanın bir yerlerinde kurgulanan senaryoların bize maliyeti acı, zulüm ve ölüm. Dünyanın mazlum ve mağdur coğrafyalarındaki çocukların ve yetimlerin, daha rahat ve uzun yaşayabilmek için her türlü barbarlığı ve yamyamlığı meşru gören batılılar için organ kaynağı olmasını hangi vicdanla izah edebiliriz” şeklinde konuştu.

Bir el de biz olalım

Halep’te her gün yüzlerce insanın öldüğünü, onlarca çocuğun yetim kaldığını kaydeden Yalçın, mazlum ve yetimlerin çığlıklarının arşı inlettiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Batı merkezli çoğu yardım kuruluşu, güç temerküzünün bir aracı iken, aynı zamanda köhne düzenin taşıyıcı aparatları olmaktan başka anlamları yok. Bu sistem tam da ‘kuzu postu giymiş kurt’ deyimiyle açıklanabilir ancak. Maalesef hakikat bu. Bunu hiç unutmayalım. Hz. İbrahim’in ateşine su taşıyan karıncanın iradesine sahip olmak gerekiyor. Bu ateş uzak değil. Bu ateş bizim evimizin içinde yanıyor. Yetimin yüzünü güldüremeyen bir ümmetin yüzü gülmez. Gelin, bir el de biz olalım. Fert fert insanlarımızı uyandırma vazifesini hep birlikte üstlenelim.”

Üniversiteler üzerine düşeni yapmalı

İHH’nın aylık 100 lira bedel ile yetimlere baktığı bir kampanyası olduğunu kaydeden Yalçın, “O verdiğiniz 100 lira ile sadece o yetime bakmıyorsunuz, onun annesine, babasına, kardeşlerine de bakmış oluyorsunuz. Çünkü bazı ülkelerin durumu o kadar kötü ki, o 100 lira ile oradaki insanların bir ay boyunca yemeğini karşılayabiliyorsunuz. Ama 1,5 milyon yetime bakan misyoner kuruluşların olduğu dünyada bir ülkenin toplam baktığı yetim sayısı 100 bini bulmuyorsa, burada sıkıntı vardır. Bu konuda üniversitelerimiz de üzerine düşeni yapmalı ve yetimlere sahip çıkmalıdır” diye konuştu.

Zor bir süreçten geçiyoruz

Türkiye’nin zor bir dönemden geçtiğini ifade eden Ali Yalçın, “Ülke olarak çok zor bir dönemdeyiz. Kurtuluş Savaşı’nın bunun kadar zor olduğunu düşünmüyorum. Çünkü karşınızda bir düşman var ve açık bir savaş oluyor. Şu anki yaşadığımız durum basit bir hadise değil. Dünyada üç kıtada adalet sağlamış cihan devleti oluşumunun 5 ana şehri vardı. İslam medeniyeti denildiğinde bu 5 şehrin damga vurduğunu görürsünüz. Bunlar Kahire, Şam, Bağdat, Kudüs ve İstanbul’dur. Bunlardan 4’ü düştü, İstanbul kaldı. Yiğit düştüğü yerden kalkar ama kalkmaması için her türlü şey yapılıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Yardım TIR’larımız Çorum’dan yola çıktı

Memur-Sen tarafından organize edilen “Halep’i Açlıktan, İnsanlığı Utançtan Kurtar” yardım kampanyası kapsamında gıda yardımını taşıyan TIR’lar, ihtiyaç bölgesine ulaşmak üzere Çorum Hitit Üniversitesi’nde düzenlenen törenle uğurlandı.