Denizli 1 Şubesi

İstikrar, istikbal ve istiklal diyoruz

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “16 Nisan, bu ülkede istikrarsız zemini yok edecek, umudu büyütecek, uzun hükûmetler dönemini başlatacak. İstikrarsız dönemlerin en büyük mağdurlarından biri de kamu görevlileridir. Bir gecede artan faizleri hatırlayın. Enflasyon canavarı bizleri ne hale getirmişti bir düşünün? Onun için istikrar diyoruz. Onun için istikbal diyoruz. Onun için istiklal diyoruz” dedi.



“Memur-Sen’e Davet, Tercih Evet” buluşmaları kapsamında Eskişehir’de düzenlenen toplantıda konuşan Ali Yalçın, 1 milyon 111 bin 111 üye hedefinin neden önemli olduğunu ve 16 Nisan’daki halk oylamasında neden ‘evet’ denilmesi gerektiğini anlattı. Memur-Sen’in etkili bir sivil toplum kuruluşu olduğunu dile getiren Yalçın, “İdeolojik hezeyanlarla çekişme, çatışma, kamplaşma üreten sendikaların etkisini sona erdiren erdemli güç Memur-Sen’dir. Vesayet baronları tarafından yemlenen sivil görünümlü müesses nizam lejyonerlerinin devrini bitiren sendikal güç Memur-Sen’dir. Biz sadece lejyonerleri değil, onları besleyen vesayet baronlarını da bitirdik. Şimdi daha güçlü bir şekilde ufka açılmak istiyoruz” şeklinde konuştu.



Ülkemizin temel sorunu istikrarsızlık

16 Nisan’da yapılacak halk oylamasına ilişkin açıklamalarda bulunan Yalçın, emeğin hakkının korunabilmesi için istikrara ihtiyaç olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “16 Nisan’a kadar emek için de çalışacağımızı ifade ederek yola revan olduk. Çünkü 16 Nisan, bu ülkede istikrarsız zemini yok edecek, umudu büyütecek, uzun hükümetler dönemini başlatacak, bu ülkenin kalkınmasının ana başlangıç noktası olabilecek bir tarih. Bu ülkenin temel sorunu istikrarsızlık. Bu ülkede yönetim sorunu var. Parlamenter sistem bu ülkeye huzur getirmedi. Parlamenter sistem bu ülkenin büyümesine fırsat oluşturmadı. 93 yıllık Cumhuriyet tarihinde 65. Hükûmet iş başında, 1,5 yılın altında bir hükûmet etme süresi var. Böyle bir zeminde büyüme, kalkınma olur mu? İki yılda değişen hükûmetler ne zaman iş yapacak. İstikrarsız dönemlerin en büyük mağdurlarından biri de kamu görevlileridir. Bir gecede artan faizleri hatırlayın. Enflasyon canavarı bizleri ne hale getirmişti bir düşünün? Onun için istikrar diyoruz. Onun için istikbal diyoruz. Onun için istiklal diyoruz.”



 

Düşsünler milletin yakasından

20. yıldönümü olan 28 Şubat darbesine de değinen Yalçın, “20 yıl önce bu ülkeyi bir daha eşine az rastlanır bir travmanın içine soktular. Sivil ayaklarla, postal kokularıyla bu toprakların çocuklarına mülteci muamelesi yaptılar, onları öz vatanında garip, öz vatanında parya haline getirdiler. Sadece 28 Şubat mı? 80’lerde gencecik çocukların yaşını büyüterek idam ettiler. Bir sağdan bir soldan astılar ama artık bu millet böyle travmaları yaşamayacak, yaşatmayacağız” ifadelerini kullandı.

Son günlerde gündemde olan karargâh haberleriyle ilgili de konuşan Yalçın, “Karargâh medyası diye adı çıkanlar ‘subaylar rahatsız’ gibi cümlelerle millete ayar vermeye, milletin üzerinde vesayet oluşturmaya çalışanlar artık düşsünler bu milletin yakasından” dedi.



Karargâh haberleriyle referandum öncesi manipülasyon yapılmaya çalışıldığını söyleyen Yalçın, şöyle konuştu: “Paniklediler. Panikle saldırıyorlar, saldıracaklar da. Çünkü statükolarını yitiriyorlar. Düşledikleri vesayet, kâbusları oldu. 15 Temmuz’da bu teşkilat ayağa kalktı, sahaya indi, tankın topun önünde durdu, darbecilerin kanlı heveslerini kursaklarında bıraktı. Herkes bilmelidir ki, bugün olduğu gibi, gelecekte de milletimize, milli iradeye uzanacak her el, karşısında Memur-Sen’in çelikten iradesini bulacaktır. Bugün de bu teşkilat ayakta, vesayete can suyu olan Anayasa’yı değiştiriyor. 15 Temmuz gecesi darbecilere gereken cevabı, dünyaya da gereken mesajı veren teşkilatımız, cuntacıların elini kolunu bağlamak için ‘evet’ diyor, heyecanla 16 Nisan’ı bekliyor. 16 Nisan öncesi ise çıkıyor bir gazete ‘Karargâh Rahatsız’ diyerek, halk oylamasını hedef alıyor. Toplum mühendisliği yaparak, sandığı vesayet altına almaya çalışıyor. Medya özgürlüğü adı altında devlet ile millet bütünleşmesini engellemeye gayret ediyor. ‘Karargâh’ kelimesiyle bir cunta yapılanmasının olduğunu iddia ederek, sivil siyasetin icraatını engellemeye kalkışıyor. Medyamız adına utanç verici bir sahne. Bu sahnenin amacı darbe korkusuyla kaos meydana getirmektir. ‘Karargâh Rahatsız’ haberi psikolojik hareket, gri propaganda ve manipülasyondur. Bununla sonuna kadar yasal haklarımızı kullanarak mücadele edeceğiz.”



Yanbaz: Bariyerleri yıkarak bugünlere geldik

Büro Memur-Sen Genel Başkanı Vecdi Yanbaz, bugünlere bariyerleri yıkarak, bedeller ödeyerek geldiklerini ifade ederek, “Önümüzdeki toplu sözleşme görüşmelerinde daha güçlü olabilmek için 1 milyon 111 bin 111 üye hedefine ulaşmamız ve hatta bu hedefi aşmamız elzemdir. Türkiye’nin en örgütlü gücü, daha da güçlenmelidir” diye konuştu.



 

Karaman: Memur-Sen ülkemizin kalkınmasında büyük rol oynayacaktır

Eğitim-Bir-Sen Eskişehir 1 No’lu Şube Başkanı ve Memur-Sen İl Temsilcisi Muammer Karaman, 1 milyonu aşkın üyesiyle Memur-Sen’in ülkemizin kalkınmasında büyük rol oynayacağını dile getirerek, “Önümüzdeki dönem toplu sözleşme masasında daha güçlü ve daha sağlam durabilmek için hedefimiz olan 1 milyon 111 bin 111 üye sayısına ulaşmak ve 16 Nisan’da yapacağımız halk oylamasında ülkemizin önünü açmak için canla başla çalışacağız” dedi.



Ünlü: Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu birlik ve beraberliği burada görüyorum

AK Parti Eskişehir İl Başkanı Mustafa Dündar Ünlü ise, sorunların üstesinden gelebilmenin en iyi yolunun milletçe kenetlenmekten geçtiğini belirterek, şunları söyledi: “Memur-Sen, bu birlik ve beraberliği gösterdiği için çok önemli bir yere sahip. Ümit ediyorum ki, Memur-Sen’in bu örnek duruşu diğer sivil toplum örgütlerine de örnek olur. 16 Nisan’da sivil toplumun verdiği güçle yeni bir ufka yelken açacağımıza inanıyorum.”